ZİNA (ALDATMA) NEDENİYLE BOŞANMA DAVASI

Zina (aldatma) TMK madde 161'de düzenlenmiş özel boşanma nedenlerinden biridir. Bu maddeye göre eşlerden birinin zina fiilini işlemesi halinde diğer eş bu fiili öğrenme tarihinden itibaren 6 ay içinde zinaya dayalı boşanma davası açabilecektir. Hukuki anlamda zina eylemi eşlerden birinin üçüncü bir kişiyle cinsel ilişkiye girmesini ifade etmektedir. Cinsel ilişki düzeyine varmamış öpme, sürekli beraber gezme, sürekli mesajlaşma (mesajlaşmalarda sınır aşılmış olsa dahi), cinsel içerikli resimler gönderme, sarılma, dokunma gibi eylemler zina kapsamında değildir. Zina kapsamında olmamakla birlikte sayılan eylemler sadakate aykırı davranış kapsamında genel boşanma davasının nedeni olabileceği gibi duruma göre haysiyetsiz yaşam sürme özel nedenli boşanma davasının konusu da olabilir.

Zina (Aldatma) Nedeniyle Boşanma Davası Hak Düşürücü Süre

Zina nedeniyle boşanma davası ne kadar süre içerisinde açılmalıdır sorusunun cevabı TMK madde 161'e göre altı aylık ve beş yıllık sürelerdir. Eşlerden biri diğer eşin zina ettiğini öğrendiği tarihten itibaren 6 ay içinde zinaya dayalı boşanma davasını açmalıdır, aksi halde bu hakkı düşecektir. Zina eyleminin gerçekleşmesinin ardından 5 yıl geçtikten sonra zina eyleminin öğrenilmesi halinde de artık bu davanın açılması mümkün değildir. Zira kanunda öngörülen 6 aylık ve 5 yıllık süreler zamanaşımı süresi değil hak düşürücü süredir.

Örneğin 01.01.2019 tarihindeki zina eyleminin diğer eş tarafından 01.03.2021 tarihinde öğrenilmesi halinde davanın en geç 01.09.2021 tarihinde (6 ay içinde) açılması gerekmektedir. Eşin zina eylemini 5 yıl geçtikten sonra öğrenmesi halinde ise bu 6 aylık süre söz konusu olmayacak, bu dava açılamayacaktır.

Her ne kadar 5 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra zina eyleminin öğrenilmesi halinde zina nedenine dayalı boşanma davasının açılması mümkün değilse de bu husus evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olarak açılacak boşanma davasında sebep olarak kullanılabilecektir.

Affetmenin Zina (Aldatma) Nedeniyle Boşanma Davasına Etkisi

TMK madde 161/3'e göre zina (aldatman) nedeniyle boşanma davasını zina eylemini affeden eşin açması mümkün değildir. Af kavramı soyut bir kavram olduğundan içi daha çok Yargıtay içtihatları ile doldurulmakta ve somut olarak davalarda hangi eylemlerin, sözlerin, davranışların af olarak nitelendirilebileceği ayrı ayrı değerlendirilmektedir. Bu haliyle eşin zina eylemini affettiğini doğrudan sözlü olarak dile getirmesi ya da bu eylemi affettiği anlamına gelecek sözlü ya da eylemli davranışlarda bulunması ve bu hususların ispatlanması halinde açılan dava reddedilecektir.

Zina (Aldatma) Nedeniyle Boşanma Davasında Kademeli Talepte Bulunulabilir mi?

Zina nedenine dayalı boşanma davasının terditli (kademeli) açılması mümkündür. Özellikle zinanın cinsel ilişki gerektirmesi ve bunun ispatında problem yaşanma ihtimalinde davanın öncelikle zina nedenine dayalı olarak, mahkeme aksi kanaatte ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması genel nedenine dayalı olarak terditli açılması mümkündür. Bu durumda davalı eşin ispat edilen eylemleri zina kapsamına girmese dahi sadakate aykırı davranış kapsamına girebilecek ve bunun yanında davalı eşin diğer kusurlu eylemleri de genel boşanma nedeninde kullanılabilecek, bunların ispatı halinde zina nedeniyle boşanma talebi reddedilse dahi evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talebi kabul edilebilecektir.

Zina (Aldatma) Nedeniyle Boşanma Davasında Aldatma Nasıl İspat Edilir?

Daha önce belirttiğimiz üzere zina eylemi eşlerden birinin üçüncü kişiyle cinsel ilişkiye girmesini ifade etmekte ve bu hususun ispatında da pratikte zor olabilmektedir. Bununla birlikte Yargıtay'ın karine olarak zina kapsamında gördüğü bir takım eylemler mevcuttur. Örneğin eşlerden birinin başka biriyle fiilen birlikte yaşadığının ispat edilmesi halinde zina eyleminin gerçekleştiği kabul edilmektedir ( Yargıtay 2 HD 2019/97 E. 2019/4376 K., Yargıtay 2 HD 2020/1606 E. 2020/5481 K.). Birlikte yaşamanın ya da doğrudan zina fiilinin ispatında tanıklar, fotoğraf ve video kayıtları, otel kayıtları, kamera kayıtları, mesaj kayıtları, telefon kayıtları gibi birçok delil kullanılabilecektir. Hukuka aykırı yolla elde edilmediği sürece zina eylemini her türlü delille ispat mümkündür.

Zina (Aldatma) Nedeniyle Boşanma Davasında Tazminat Talep Edilebilir mi?

TMK madde 174/2'ye göre "Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir". Zina evlilikte ağır bir kusurdur ve varlığının ispatlanması halinde davalının ekonomik durumuna göre manevi tazminat talep etmek mümkündür. Manevi tazminatın yanında davacının kusursuz veya davalıdan daha az kusurlu olması kaydıyla maddi tazminat talebi de mümkündür. Maddi tazminat için ek olarak boşanma nedeniyle davacının mevcut ve beklenen maddi menfaatlerinin zedeleneceği ispat edilmelidir.

Zina (Aldatma) Nedeniyle Boşanma Davası Sonucunun Mal Paylaşımına Etkisi

TMK madde 236/2'ye göre "Zina veya hayata kast nedeniyle boşanma hâlinde hâkim, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebilir." Bilindiği gibi mal paylaşımı hususunda açılan davaların sonuçlanması için öncelikle boşanma kararının kesinleşmesi gerekmektedir. Açılan boşanma davasında zinanın ispat edilmesi ve davanın kazanılarak kararın kesinleşmesi halinde kural rejim olan edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında açılacak mal paylaşımına ilişkin davalarda kural olarak yarı yarıya olması gereken paylaşımda zina eylemini işleyen davalının payı azaltılabilecek ya da kaldırılabilecektir.

Zina (Aldatma) Nedeniyle Boşanma Davasında Gizlilik Kararı Alınması İstenebilir mi?

TMK madde 186/1-6'ya göre boşanma davalarında hakim taraflardan birinin istemi üzerine duruşmanın gizli yapılmasına karar verebilecektir. Bu hususta mahkemeye bir takdir hakkı tanınmış olup gizlilik talebinin gerekçelendirilmesi halinde mahkemece gizlilik kararı verilmesi mümkündür. Kural olarak duruşmalar alenidir ve isteyen herkesin katılması mümkündür, gizlilik kararı verilmesi halinde ise duruşmalar aleni olmayacak, ancak yasada sayılan ilgili kişiler duruşmalara katılabilecektir.

Zina (Aldatma) Nedeniyle Boşanma Davasında Mahkeme Harç ve Masrafları

Boşanma davaları tazminat/nafaka/velayet gibi talepleri içerse dahi maktu (sabit) harca tabi olduğundan her yıl değişmekle birlikte harç yükü hafiftir. Masraflar da araştırılacak hususlara göre değişmekle birlikte ağır bir yük oluşturmamaktadır. Yine de davayı açmak için yeterli maddi gücün olmaması ve bu hususun belgelendirilmesi halinde adli yardım talepli olarak dava açılması mümkündür. Bu talebin kabul edilmesi halinde karar kesinleşene kadar harç ve masraf yükü söz konusu olmamakta, masraflar geçici olarak devletçe karşılanmaktadır.

UYARI

İnternet sitemizdeki tüm içeriğin telif hakkı tarafımıza aittir. Dilekçeler hariç sitemizdeki içeriklerin alıntı yapılmaksızın kopyalanması, yorumlanarak özetlenmesi yasaktır. Aksi halin tespiti halinde yasal süreç başlatılabilecektir.

ZİNA (ALDATMA) NEDENİYLE BOŞANMA DAVASI DİLEKÇE ÖRNEĞİ
(TERDİTLİ)

TRABZON NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİNE

DAVACI    : Ad - SOYAD - TC- Adres bilgileri

VEKİLİ     : Av. Kağan AKBAŞOĞLU & Av. Yusuf ŞENTÜRK

DAVALI    : Ad - SOYAD - TC- Adres bilgileri

KONU      : Zina nedeniyle boşanma, mahkeme aksi kanaatte ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma, 100.000 TL maddi ve 100.000 TL manevi  tazminat ile 5.000 TL yoksulluk nafakası istemi.

AÇIKLAMALAR

Bu kısımlarda evlilik sürecine, yine zinaya ilişkin ayrıntılı açıklamalar ile davalının kusurlarına ilişkin açıklamalar yapılacaktır...

Her ne kadar boşanma talebimiz öncelikle zinaya dayanıyorsa da mahkemenin aksi kanaatte olması halinde davalının sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışları, psikolojik şiddet ve fiziksel şiddeti, yine davalının ortak konutu terk ederek evlilikten kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle evlilik birliğinin ortak hayatın sürdürülmesi beklenmeyecek kadar temelinden sarsıldığının kabulü gerekir.

12 yıllık evlilik sürecinde müvekkil aldatılmış, hakaretlere ve fiziksel şiddete uğramış, alkol bağımlılığı gibi kötü alışkanlıkları olan davalı tarafından hep bastırılmıştır. Yıllarca bunları yaşayan müvekkilin yaşadığı manevi acının ağır olduğu ve kişilik haklarının saldırıya uğradığı tartışmasızdır. Bundan dolayı TMK madde 174/2 uyarınca manevi tazminat talebimiz vardır. Yine TMK madde 174/1'e göre de "Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir".  Davalı taraf hem ortak hayatta hem de krediyle aldıkları ev için maddi katkı sağlamakta iken ayrılık ve boşanma sebebi ile artık katkı sağlamamaktadır ve sağlamayacaktır. Dolayısıyla maddi tazminat talebimiz de mevcuttur. Davalının sosyal ve ekonomik durumu araştırıldığında ekonomik durumunun oldukça iyi olduğu görülecektir. Tazminatın miktarında bu hususun göz önünde bulundurulması gerekmektedir.

Açıkladığımız nedenlerle, tarafların öncelikle zina, aksi halde davalının ağır kusuru sonucu evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarını ve müvekkilin uğradığı ve uğrayacağı zararlar nedeniyle davalı aleyhine maddi ve manevi tazminat ile nafakaya karar verilmesini sağlamak amacıyla işbu davayı açmak zorunluluğu doğmuştur.

HUKUKİ NEDENLER    : TMK, HMK, sair mevzuat.

HUKUKİ DELİLLER      : Nüfus kayıtları, tanık, Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma dosyaları (yaralama, tehdit, hakarete ilişkin), banka kayıtları, sosyal ve ekonomik durum araştırmaları, mesaj kayıtları, fotoğraflar, sosyal medya kayıtları, telefon kayıtları, sair her türlü delil.

SONUÇ VE İSTEM        : Yukarıda açıkladığımız nedenlerle;

    1-) Öncelikle TMK madde 161 (zina) gereği boşanmaya, mahkeme aksi kanaatte ise özellikle sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlar, psikolojik ve fiziksel şiddet ile yukarıda belirttiğimiz diğer sebeplerden ötürü davalının ağır kusuru sebebiyle TMK 166/1 gereği evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya,

    2-) 100.000 TL maddi, 100.000 TL manevi olmak üzere toplam 200.000 TL kararın kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tazminata, tedbiren 5.000 TL nafaka ve boşanma kararı ile birlikte her yıl ÜFE oranında arttırılmak üzere 5.000 TL yoksulluk nafakasına,

    3-) Karşı vekalet ücreti ile diğer yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep ederiz.  .../.../...

EKLER

1-Nüfus kaydı
2-Onaylı vekaletname sureti

DAVACI VEKİLLERİ
Av. Kağan AKBAŞOĞLU & Av Yusuf ŞENTÜRK